Türk Dünyaya Bedeldir Ya Türkçe

Sending
User Review
0 (0 votes)

Bir Türk Dünyaya Bedeldir, Ya Türkçe?

 

Anlatamadığımız her şeyin hapisiyiz, bu nedenle anadil, dolayısıyla anadilimiz olan Türkçe, iyi bir Türkçe birbirimize katıksız ulaşmanın en yegane yolu.

 

Yazdığım şiirlerin benden çıkıp diğerlerine doğru dışarıya çıktığı ve şairlerle de tanıştığım yıllardı, şiirlerin okunduğu mekanlara gittiğim, şiir üzerine düşünenlerin tartıştığı, onlardan çıkanları yazılara geçtiği, bazılarının müziğe dönüştürülerek çalındığı ortamlardı.

 

İstanbul Beyoğlu Mis Sokak’ta Şair Çıkmazı diye bir mekanda Şair Çıkmazı adında dergi çıkıyordu.

 

Dergiyi çıkaran, mekanı işleten “DEER MİŞİM!” kitabının yazarı Adnan Acar ve Nilgün Polat’tı.

 

Türkçeyi önemseyen Adnan Acar Kimdir?

9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Televizyon mezunu, yapım şirketlerinde ve Yeşilçam’da, seslendirme teknisyenliği, metin yazarlığı, kameramanlık, yönetmen yardımcılığı, oyunculuk, yönetmenlik ve çizgi film yönetmenliği yapmış, bu süre içinde birçok kurum ve kuruluşa tanıtım filmleri, eğitim filmleri, çizgi filmler, reklam filmleri gerçekleştirmiş, sinema ve yayıncılık yanında şiir, yazın, resim, müzik ve dil özenle uğraştığı ilgi alanları olan, biri kişisel ikisi karma üç resim sergisi açmış, bir müzik albümü yaptım, beş kitap yayımlamış bir adam.

 

Türkçe Dil Kullanım Yanlışlarına Siz de Kıl mısınız?

 

Deer Mişim! demediyseniz de diyeni duydunuz mu?

 

“Söz uçar yazı kalır” deniliyor, bazı konuşmalarımız uçabilecek cinsten bile değil. Ne anlatabiliyoruz demek istediğimizi ne de anlayabiliyoruz. Altı üstü iki insanız çıkıp da kendimizden ötekine gidemiyoruz. Daha aynı dil içinde seyahat mümkün olmuyorsa, milyarları bulan insan sayımız, nasıl barış içinde yaşamak istediğini anlatıp da anlasın?

Eee, bu durumda histen tut da, eşeğin tırnağına kadar her konuda anlaşamamak ve her konuda savaş kaçınılmaz oluyor.

O, bu, şu derken öteki insana erişebilmek konusunda birçok iyi rehberler ile karşılaşıyorum. Bendeniz, kendi kelliğinden habersiz, bir şans eseri merhemden haberdar oldum.

İşte bunlardan biri de Adnan Acar ve “DEER MİŞİM!” kitabı (Doruk Yayınları, Sayfa:227).

 

Kitabı Övmeye Gerek Yok Bir Kesit Aktarmam Yeterli

Kitaptaki, cep telefonuyla ilgili konuşmalarınızı yaparken önce içinizden kendi kendinize gülümseyeceğiniz, sonra da duraklayarak, ben, ben de yapmamalıyım diyeceğiniz en çarpıcı, en güzel kesiti hemen aşağıya alıyorum.

 

Cep Öyküsü

…..

Cep telefonunda da aynı şeyleri yaşadım, o nedenle de kısa süre öncesine dek cep telefonum yoktu. Önceleri cep telefonu olanların konuşmaları ilginç ve gülünç geliyordu: “Cebin var mı?’ (Var, hem de bir sürü; pantolonumda beş, gömleğimde bir, ceketimde beş adet…Peki bundan sana ne?). Cebini açık tut seni arayacağım: (Allah Allah, cebimde ne işin var? Sanki, ‘açık bırak pencereni, örtme perdeyi bu gece,’ der gibi. Bu, ‘cebini açık tut’ da ne oluyor?). ‘Cepten arıyorum, uzun konuşamayacağım’ ya da ‘beni cepten ara.’ (Acaba hangi cepten? Cüzdan cebiyse neyse de bozuk para cebi ya da kıç cebiyse yandın. Hani yaşını küçük söyleyenler için; küçül de cebime gir, derler ya, işte öyle bir şey). ‘Cebin ne marka?’ (Marka giyme merakı ne denli de gelişmiş. Giysiler bitti, şimdi de ceplerinin markalarına geldi sıra). ‘Cebin titreşimli mi?’ (Çok kösnül bir soru; ey telefon titre ve kendine dön).”(s:101)

 

“Bana bir “Ahveş’in keçisi”nden lâzım:” (s:9) diyerek söze başlanan kitapta

sizlere içeriğini kendisi söyleyecek bazı konu başlıklarıya şöyle;

 

“ÜÇ TARZ-SİYASET” VE TÜRKÇECİLİK:

TÜRKÇE YAZI DİLİNİN GEÇİRDİĞİ EVRELER

“HOOP SAİT”TEN “OFSAYT’A

DERBY”NİN SPOR EKİNİMİZE KATKILARI

YAZILDIĞI GİBİ OKUNAN REKLAMLAR

ÇAV…VAV!!! ÇAK BE MORUK…

GEREKİRSE KALEMİNİ KIR; AMA ASLA SATMA

SAVAŞ ABİ! BİRAZ DA DİNLESEN DİYORUM…

 “GLOBALLEŞME” ZİYAFETİNDEN, TOPLUMSAL MİDE GURULTUSUNA…

“DİL YARASINA” TUZ GEREK:

YUNARKEN ÇIĞIRMAK GÜZEL DE KIRINMAK TEHLİKELİDİR…

ANASINI SATİM SAYIN SEYİRCİLER

BİR TÜRK DÜNYA’YA BEDELDİR, PEKİ YA TÜRKÇE!

 

Gördüklerini, okuduklarını, duyduklarını  bildikleri ile karşılaştırmış; bilmediklerini araştırmış ve dikkatlerimizi hatanın kaynağındaki bilgi ile ve en önemlisi insanı sıkmadan, bunaltmadan, yokuşlara sürmeden; bizlere, bilerek ve veya bilmeyerek yaptığımız yanlışları, el fenerini çağrıştıran sarı- siyah renkli kitap kapağının içindeki 227 sayfayla yüzlerimizde sürekli bir tebessüm, akılda kalıcılık sağlayarak sunmuş.

 

Kitapta yazar ile ilgili; “Cumhuriyet,  Yeni Yüzyıl, Yarın, Sabah, Yeniden, Adam Sanat, Eski, Anadili, Yaba Öykü, Yaba Edebiyat, Şiir Ülkesi, Berfin Bahar, gibi birçok  dergide sanat, kültür, yazın, estetik gibi konularda yazıları ve şiirleri yayımlandı” (s:4) deniliyor.

 

Dil, Dilimiz Bizim Neyimiz Olur?

Hemen hemen hiçbirimiz yalanı sevmeyiz, sevmek de istemeyiz.

Doğru söylemek sadece yalan söylememek değil de; doğru, temelli, düzgün, amiyane olmayan, uydurulmamış, kısaltırken konuşmaları S.O.S veren gemi telgrafçısı olmadığımızda;  farklı dillerin evliliklerinden ecüş bücüş çarpık çurpuk dil çocuklarının doğmasına izin vermeden, melezliğin çok hoş doğru kıvamlarını da içerdiğinde,  “söz gümüşse sükût altındır” sözü gidecek, yerine, konuşan ve anlaşan, insanlığı anlatacak “sükût gümüşse söz altındır”sözü gelecektir sanırım.

 

Dil, bir diğer şeye erişmek için büyük bir araç. Araçlarımızın düzenli bakımlarını yapalım ki arızalanmasınlar.

 

Her tercih bir vazgeçiş.

Her insan kocaman ayrı bir dünya.

Dünyalar arası en büyük ulaşım kanalı dil.

Dil, bir şeyle diğer şeyi birbirine eriştiren ya da uzaklaştıran sonsuz bir köprü.

Köprüler kuralım. Türkçe diliyle de. Yıkılmaz iletişim köprüleri.

İletişim yolunda doğrularımızla yanlışlarımızı bilip, doğru tercihlerimizle sigortası atmamış, kısa devresiz, çivisi çıkmamış, akıcı ve anlaşılır dilden geçen her söz ne tatlıdır.

 

O tatla kalınız.

 

Şükran Aydın

Şükran Aydın

 

Dil ve Türkçe Deyince Ne Hissettiniz?

Konuştuğunuz dili önemser misiniz? Daha önce DEER MİŞİM! kitabını okumuş muydunuz? Evetse, siz neler düşündünüz? Bu yazıdan sonra okudu iseniz siz neler buldunuz? Aşağıdaki yoruma yazarsanız sevinirim. Teşekkür ederim.

 

Paylaşır mısınız?

Türkçe’ye değer veren kitapları biz de yaymalıyız. Bu nedenle bu yazıyı paylaşır mısınız? Teşekkür ederim.

 

Bu sayfa 28.07.2020 tarihinde güncellenmiştir.

Yazar

İlgili Yazılar

Yorum Ekle